Düzce Üniversitesi tarafından Sağlık ve Çevre Alanında İhtisaslaşma Programı kapsamında desteklenen “Propolisin Cinsiyete Bağlı Miyokardiyalİskemi-Reperfüzyon Hasarı Üzerine Etkisi; Östrojenin Rolü” başlıklı projede;propolisin menopozsonrası kardiyovasküler sistem üzerindeki olumlu etkileri araştırıldı.

Kadınlarda yaş ilerledikçe östrojen hormonu azalmakta buna bağlı olarak menopozagirilmektedir. Östrojenin azalması ve menopoza girilmesiyle birlikte kadınlarda kalp damar hastalıklarına yatkınlık artmaktadır. Düzce Üniversitesi ihtisaslaşma çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen proje ile bu sorunlara çözüm aranmaktadır.

Yürütücülüğünü Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü’nden Arş. Gör. Dr. Salih Tunç Kaya’nın yaptığı ve çok disiplinli bir ekip tarafından gerçekleştirilen projede;Düzce Üniversitesi Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi (DAGEM) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Meral Kekeçoğlu, Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğr. Üyesi Adnan Kaya, Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde İhtisaslaşma Koordinatörlüğü’nden Öğr. Gör. Pınar Yoldaş, Öğr. Gör. AydanFüldenAğan ve Öğr. Gör. Kağan Ağan yer aldı.

Kardiyovasküler Hastalıklar Önde Gelen Ölüm Nedenleri Arasında

Projeyle ilgili önemli detaylar paylaşan Arş. Gör. Dr. Salih Tunç Kaya, kardiyovasküler hastalıklarındünya çapında meydana gelen ölümlerin önde gelen nedenleri arasında yer aldığını ve her yıl yaklaşık 3,8 milyon erkek ve 3,4 milyon kadının bu hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti.

Kardiyovasküler hastalıklara karşı kadınların, erkeklere kıyasla daha az yatkın ve daha dirençli olduğunun bilindiğini dile getiren Kaya, bu direncin menopozu takiben azalmakta olduğuna ve kadınlarda kalp hastalıklarına yatkınlığın arttığına dikkat çekti.

Bunun sebebiniise östrojenin kardiyovasküler hastalıklara karşı koruyucu etkisinin ortadan kalkması şeklinde açıklayan Arş. Gör. Dr. Salih Tunç Kaya, “Menopoz sonrası kadınlarda kardiyovasküler hastalıklara karşı artan duyarlılığın azaltılmasında, östrojenin koruyucu etkisini taklit edici doğal ürünlerin kullanımı önem arz etmektedir. Bu proje kapsamındapropolisin menopoz döneminin kardiyovasküler sistem üzerindeki etkilerini azaltmak içinpropolisindoğal destekleyici bir ürün olarak kullanılabileceğinin bilimsel olarak ispatlanması hedeflenmiştir.” ifadelerini kullandı.

“Elde Ettiğimiz Veriler; PropolisinMiyokardiyalİskemi ve Reperfüzyon Hasarını Erkek ve Dişi Deney Hayvanlarında, Özellikle Cerrahi Olarak Yumurtalıkları Alınmış Dişilerde Azalttığı Yönündedir”

Sonyıllarda geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanında adını sıkça duyduğumuz propolisle ilgili çalışmaların hız kazanması ilepropolisin adının daha sık duyulmaya ve kullanımının artmaya başladığını söyleyen Düzce Üniversitesi öğretim elemanı, “Propolis, içerisinde 300’den fazla aktif madde bulundurabilmektedir. Propolisin kimyasal veya aktif bileşimi coğrafyaya, yerel bitki örtüsüne ve arı türlerine bağlı olarak değişir.Bu nedenle projemizde Düzce ili Yığılca ilçesinden elde edilen propolisörnekleri kullanılmıştır. Klinik uygulamalara ve eczacılığa temel oluşturacak bilimsel bilgileri ortaya koymak amacıyla deney hayvanlarında, halk arasında kalp krizi olarak bilinen miyokardiyaliskemi ve reperfüzyon hasarında,propolisin cinsiyete bağlı ve aynı zamanda deneysel menopoz modellemesinde östrojenik etki göstererek koruyucu etkisinin olup olmadığı çalışıldı. Elde ettiğimiz veriler propolisinmiyokardiyaliskemi ve reperfüzyon hasarını hem erkek, hem de dişi deney hayvanlarında, özellikle cerrahi olarak yumurtalıkları alınmış dişilerde azalttığıyönündedir.” şeklinde konuştu.

“Propolisin Tıbbi Ürün Olarak Nitelendirilebilmesine Destek Olmayı Amaçlıyoruz”

Propolisinöstrojenik etkisi ve bu etkinin meydana gelmesindeki hücresel yolakların hala tam olarak aydınlatılamadığını belirten Arş. Gör. Dr. Salih Tunç Kaya, “Propolisinhücresel mekanizmalarının aydınlatılması, yeni tedavi şekillerinin veya koruyucu yöntemlerin oluşturulmasında önem arz etmektedir. Bu nedenle proje ekibi olarak ilerleyen çalışmalarımızda propolisin etki mekanizmasının aydınlatılarak ülkemizde, ilimizde ve Üniversitemizde tedavi stratejilerinin ve tedavide kullanılacak ürünlerin geliştirilmesine, Üniversitemizin ihtisaslaşmaalanı kapsamındailimizde üretilenpropolisin sağlık alanında destekleyici ürün olarak yer almasına, propolisin tıbbi ürün olarak nitelendirilebilmesine, marka ve tescil alınabilmesine destek olmayı amaçlamaktayız.” sözleriyle açıklamalarını sonlandırdı.