Sanayimiz, 15 Temmuz gibi ciddi bir hadisenin etkilerinden sadece bir ay içinde sıyrılmayı başardı.
Sanayimiz, 15 Temmuz gibi ciddi bir hadisenin etkilerinden sadece bir ay içinde sıyrılmayı başardı.
Bugün açıklanan sanayi üretim verileri, ekonomik büyümenin Orta Vadeli Program öngörüleri ile uyumlu hareket ettiğini gösteriyor.
Dördüncü çeyrek itibariyle büyüme tekrar hız kazanacaktır.
Türkiye, uluslararası derecelendirme kuruluşlarının notu ne olursa olsun, sermaye çekmeye devam ediyor.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, 2016 yılı Ağustos ayına ait sanayi üretim endeksini değerlendirdi:
2016 yılı Ağustos ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre %2.2 artmıştır. Arındırılmamış endekste artış %2,8 olarak gerçekleşmiştir. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise bir önceki aya göre %9,4 artmıştır.
Sanayi üretimi, Temmuz ayında yaşanan düşüşün ardından tekrar normale dönmüştür. Sanayimiz, 15 Temmuz gibi ciddi bir hadisenin etkilerinden sadece bir ay içinde sıyrılmayı başarmıştır. Aylık bazda değişimlere bakıldığında sanayi üretimindeki artış beklentilerin üzerinde gerçekleşmiştir. Özellikle sermaye malları ve dayanıklı tüketim malları üretimindeki ciddi artış, ekonomiye olan güvenin tekrar arttığının somut ve açık bir göstergesidir.
Ağustos ayında Avrupa Birliğindeki ihracat pazarlarımızda yaşanan gelişmelerin dayanıklı tüketim malları üretimindeki artışta olumlu etkisi olmuştur.
Bugün açıklanan sanayi üretim verileri ekonomik büyümenin Orta Vadeli Program öngörüleri ile uyumlu hareket ettiğini göstermektedir. Özellikle yaşanan başarısız darbe girişimi, çevre ülkelerde yaşanan karışıklıklar ile turizm sektörün yaşadığı sorunlar, büyüme hızını biraz yavaşlatmıştır. Fakat üçüncü çeyreğin son ayı olan Eylül ayına ait öncü göstergeler, normalleşmenin hızla devam ettiğine ve ekonomik büyümeye yönelik olumlu sinyaller vermektedir.
Dördüncü çeyrek itibariyle büyüme tekrar hız kazanacaktır. Dördüncü çeyrekte, üretimdeki artış devam edecek ve sanayi sektörü ülke büyümesine katkıda bulunacaktır. Türkiye sanayisi bu başarıyı dünyada küresel faiz oranlarının artırılmasının konuşulmaya başlandığı, çevre ülkelerde karışıklığın arttığı, petrol fiyatlarının yukarı yönlü hareket etmeye başladığı, Brexit gibi dünya ticaret çevrelerinde yapısal değişikliğe gidildiği bir dönemde yakalayacaktır.
Türkiye dinamik, güçlü ve yatırımcıya bir çok fırsat sunan bir ekonomik yapıya sahiptir. Gelebilecek iç ve dış şoklara karşı dayanıklıdır. Kamunun bütçe ve borç dinamikleri çok güçlüdür. Darbe girişimine, terör saldırıların, dünya ekonomisindeki birçok olumsuz gelişmeye rağmen, yapısal reformları birer birer hayata geçiriyoruz. Özel sektörümüz iç pazardaki gelişmelerin de etkisiyle büyümeye devam ediyor. Toparlanmaya başlayan ihracat pazarlarımız, özel sektörün büyümesinin önünü açıyor. Tüm bu nedenlerle Türkiye, uluslararası derecelendirme kuruluşlarının notu ne olursa olsun, sermaye çekmeye devam etmektedir. Türkiyeye dönük olumsuz haberlere ve not düşürmelere rağmen Türkiyeye gelen sermayedeki artış bu kuruluşlara verilen en iyi cevaptır.
TÜM KATEGORİLER